Mehmet TÜRKİŞ / Köşe Yazarı

İslam  dini  en  hoşgörülü , en  demokrat  bir dindir.Kendine  kötülük  yapana  dahi  iyilikle yaklaşmayı  emreder. Kuvvetlinin  yanın da  değil , zayıf  ve  muhtaç  olanın  yanında  olmayı  emreder.

                        İbadetin gizli  olmasını , gösteriş  için  ibadet yapılmamasını , ibadetin KUL  ile  ALLAH  arasında  olmasını buyurur .

                        Günümüzde  bunların  hangisine  tanık  oluyoruz . Eskiden  var  olan  hoşgörüyü  , yardımlaşmayı  bugün  görmek  olası mı ????  Kendisine   iyilik yapanı  ne  karşılık  veriliyor .İyiliğe  karşı  kötülük  beklemek ,  zorluklar  içinde  olanı  yardımcı olmak mı  yoksa  bir  darbe de  vurmak mı  gözlemleniyor .

                        Komşusu  aç  iken  tok  yatanlar mı  çoğaldı ,  yardım  etmek mi  yaygın. Toplum olarak  nerelere  getirildik , nereye  sürükleniyoruz .

                        10  yıldan  fazla  zamandır  AKP  hükümetlerince  yönetiliyoruz. Ülkenin zenginliklerinin  getirisi  halka  yansıtılıyor mu ? Yoksa  yandaşlara , ülke  için  halk  için  kötülük yapanlara mı  yansıtılıyor . 10  yıldır  %  50  oyunu  alarak  hükümet  olan  AKP halkını  refah  ve bolluk  içinde mi  yaşamaya  mahkum  ediyor . Yoksa kapitalist  güçlere , bankalara mı  mahkum ederek  geleceğini  ipotek  altına  alınmasının  yolunu mu  açıyor . Kimsenin  tepkisi  çıkmadığına göre  her  kesim  memnun .

                        İşçiler ,  memurlar  ,  emekliler  2013  görüşmeleri  başlayacak , 2012 artışları halen  belirsizliğini  korurken  demek  hallerinden  memnunlar . Bu  kesimleri  temsil  eden  odalar , sendikalar  memnun. Memnunlar mı  yoksa  KORKU MU  ? SİNDİRİLMİŞLER Mİ?

                        Bu  ülke  için  canı  bahasına  görev  yapan  silahlı  kuvvetler  ve  güvenlik  güçleri el  üstünde mi  tutuluyor  yoksa  olmadık  bahanelerle  yıllarca  hapis mi ediliyor ?  

                        1980 darbesinden  en çok  zararı  gören  Soldur .İBDA-C  yanlıları  ülke  rejimini silahlı  mücadele  ile  değiştirme  amaçlarına  rağmen  bu  kesimde  darbenin  etkisi  olmamıştır . Milli  Görüşçülerinin  önü  açılmıştır . Ben  bu  darbe  ve darbecilerinin  hazırladığı  Anayasa’ya HAYIR  oyu  vermiş  kişiyim . Bu  darbecileri  yargılamak  isteyen kesim  o  darbeden yararlananlardır .

                        Sayın Cumhurbaşkanı  REFAH-YOL  hükümeti  döneminde  dışişleri  bakanı olarak  REFAH  PARTİSİNİ  anlatmak  için  görevlendirildiği  yurtdışı  gezilerinde kendini anlatmıştır.

                        Sayın  Başbakan  beylerbeyi  sarayında zamanın  CHP  Başkanı  Deniz  Baykal ‘ la yaptığı  görüşme  sonun da yapılan  yasal  düzenlemeyle  bu  günlere  gelmesi  sağlanmıştır . Deniz Baykal  ise  kaset  olayı  ile  siyasette  devre  dışı  bırakılmıştır .

                        AKP  hükümeti  kendi  görevlendirdiği  ve  beraber  yıllarca  çalıştığı  GENEL KURMAY   BAŞKANI’nın  ÇETE  KURMAK  iddiası  ile  tutuklanması  karşısın da  sessiz kalmıştır.Çetelerle ,  çöl  bedevileri  ile  savaşan  Silahlı  kuvvetlerin  Başkanı  ÇETE  kurmakla suçlanıyorsa  bunda  onu  o  göreve  getirenlerin de  sorumluluğu  olmalıdır . Bunu  yanı sıra  halkın yardım  paraların “ İç eden “  DENİZ  FENERİ  sanıkları ,  yolsuzluk  ve  hırsızlık  yapanlar , bölücü  terörle  oturup  pazarlık  yapanlar  serbest  kalabilmektedirler. Ve  kollanmaktadırlar.

                        Çocuk  katili  ve  yandaşları  için  en  konforlu  hapishaneler  hazırlanırken , Ülke siyasetçileri ,tutuklu  Milletvekilleri , gazeteciler ,  yazarlar ,işadamları ve  askerlere  konfor  çok görülmekte  ve  zor  şartlarda  tutuklu bulundurulmaktadırlar.

                        Dış  politikamız da ;

                        “Barış ve İnsanlık “  ödülü  KADDAFİ  tarafından  başbakana  verilmiştir. Kaddafi ‘ nin  devrilmesinde  sayın  başbakanın  rolü  yadsınamaz. ABD ‘ nin  ARAP  BAHARI uygulamaları  bakalım ne  sonuçlar  doğuracak .

                        Başer  Esad  ‘ da  sayın  başbakanın  sarmaş dolaş  olduğu  liderlerdendir .Şimdi ne  oldu da  eski  dostlar  düşman  oldu . Keza  İRAN ‘ da  durum  farklı  değil .

                        Marksist düşünceler  ülke  rejimini  yıkmakla  suçlanmıştır  ülkemiz de . Genç  yaşta gençler  idam  edilmiştir . CUMHURİYET  öncesi  döneme  dönme  gayret  ve  çalışmaları da  suç değilmidir. Bu  ülkenin  rejimi  LAİK  CUMHURİYET  değil mi ? ILIMLI  İSLAMA  dönüştürme ,  ATATÜRK  devrim  ve  İlkelerini  yok  etme  gayretleri  suç  değilmidir ki  bu  çalışmalar ATATÜRK ‘ ün  sağladığı  imkanlarla  bu  mevkilere  gelen  hükümetlerce  yapılması  ise  hayrete şayan  AHTE-VEFASIZLIKTIR diye  düşünüyorum.

                        Bu  gidişattan  sanırım  her  kesim  memnun . SİYASİ  PARTİLER , DERNEKLER , SENDİKALAR en  önemlisi  HALK  Memnun ki  büyük  bir  sessizlik  hakim.

                        Halk  tüm  olumsuzlukları  yaşayan  kesim .% 2  maaşlara  zam  yapılıyor , o da zamanında  alınamadı , temel  ihtiyaç  maddelerine  % 30 – 40  zam  yapılıyor .Tepki yok.

                        Dünya da  doğalgaz  ve  akaryakıt  fiyatları  düşüyor , dolar da  artış  yok  ama her hafta  bu  maddelere  zam  yapılıyor.

                        Çıkıp  halkın  karşısına  Ekonominin  güllük  gülistanlık  olduğu , Ekonomi  olarak Dünyanın  8.nci ülkesi  olduğumuz , ÇİN  ile  yarıştığımız  edebiyatı  yapılabiliyor .

                        Sayın  başbakan  ve  ailesi , AKP  ve   yandaşlar  evet  çok  zenginleştiler . Ama HALK  AÇ .ve  YOKSUL .

                        Halk  kendisinin  seçtiklerinin  zenginleştiğini  görürken “  neden  bana  da  yok” diyememektedir . İşte  bu  kendisi  tok  iken açın  halinden  anlamamaktır.

                        Çelişkilerin  olmadığı, ayrılıkçılığın  olmadığı , İnsanca  yaşamın sağlandığı  bir ortamın  hakim  olduğu  TÜRKİYE  dileğiyle .

                        Saygılarımla .