Hakan DEMİR / Köşe Yazarı

Kıymetli Aydınözel.com takipçileri yeni yazıma başlamadan önce hepinize merhaba diyorum.

        Hatırlayacağınız gibi şu an dünyanın gündemi oldukça yoğun.Bir tarafta Japonya’daki deprem ve radyasyon olayı.Bir diğer tarafta Libya,Mısır,Suriye’deki olaylar.Japonya’daki deprem bir doğal afet olduğu için gündemin biraz daha dışında bir olay.Asıl önemle takip ve analiz edilmesi gereken olaylar Libya  ve Mısır’da cereyan etti,ediyor.

      Mısır’da meydana gelen olaylar, halkın yıllardır devam eden diktatörlük rejimine bir isyan niteliğindeydi.Ben doğmadan önce (!) yönetime gelen Hüsnü Mübarek daha bir süre önce görevi bırakmak zorunda kaldı hatırlayacağınız üzere.Sonra birileri birtakım tartışmalar başlattı.Yok efendim aynısı ülkemizde de olacakmış da.Daha neler efendim.Birilerinin zannettiği gibi bizim toplumumuz isyancı ve sabırsız bir yapıya sahip değildir.Her şeyin yöntemi neyse ona göre davranırız biz.

     Bizim insanımızın olaylara bakışı ve analiz etmesi sözü geçen milletlere göre çok çok farklıdır.Hatırlarsanız 2002 seçimlerinde halkımız birçok siyasi aktörü meclis dışı bıraktı.O zamana kadar da aynı yöntemi birkaç defa uyguladı.Ama maalesef tarihten gelen bir bağlılıkla çeşitli kurumlara olan güveni karşılığını bulamadı.Aynı zamanda ,ülkemizde bir çok rolü olan yabancı servisler de bağlı oldukları ülkelerin menfaatleri için bizim insanımızı birbirine düşürmek için her şeyi yaptılar,yaptırdılar.Uzunca bir zamandır da görüyoruz ki halkımız artık bu oyunları da yutmuyor.Ayrıca hangi kurum olursa olsun yaptığı hatanın cezasını vermesi gerektiğini düşünüyor.Buna en son devam eden davalar da delildir.

    Diyeceksiniz ki bunca senedir demokrasi ile yönetiliyoruz zaten.Neden bu kadar gecikti acaba.Biz millet olarak tarihi köklerine çok bağlıyızdır.Eskiden asker millettik.Halk ordusunun bütün ihtiyaçlarını gönülden karşılar ve ona sonuna kadar güvenirdi.Fakat tarihteki olaylar ki mesela Çanakkale Savaşı’nda  ülkemizin bütün geleceği toprağa gömüldü.Sonunda yeni bir devlet kurduk ama devletin iç mekanizmasında ,çeşitli kurumlarında bizim gençliğimiz yok gibiydi.Uzunca bir zaman öncesine kadar da yoktu.Başka kültürlere ait okulların donanımıyla görev yapıyorlardı.

   İşte bütün bu sebeplerden dolayı halkımızın koyduğu demokratik tepki  çoğu kez demokrasi dışı yollarla  bertaraf edildi.Fakat halkımız yaşadığı bu olaylara karşı da isyan etmedi,sabretti.Yönetildiği sistemin gerektirdiği tepkiyi ortaya koydu.

Dolayısıyla halen iktidarda olan partiyi de yönetimde tutmasının sebebi yukarıda saydığım olumsuzlukların zaman içinde en aza indirilmesinin sonucudur.İktidar partisi bir ideoloji partisi değil zaten.Her ideolojiden insanın olduğu bir hizmet partisi bana göre.Hataları yok mu?Tabiki var.Fakat unutmayalım ki her oluşum mükemmelliğe zamanla ulaşır.

Bir daha ki yazımda sizlerle buluşmak üzere hepinize hoşçakalın diyorum.