• Aydın19 °C

Levent ÖZBOYACI / Köşe Yazarı

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Levent ÖZBOYACI / Köşe Yazarı

HİÇ BİR ŞEY YERİNDE DEĞİL

10 Ekim 2011 Pazartesi 17:33

DEMOKRASİNİN KÜLÜSTÜRÜ

İnsanoğlunun doğal hakkı bireysel özgürlüktür. Kendilerini aklın buyruğuna uygun yönetebilenler ancak özgür olabilir. İnsanlar özgürlüğü kendilerine dert edinmişler midir? Siyasi tarihte orta insanın özgürlük uğruna büyük hareketlere kendi kendine kalkıştığının örneği yoktur. Özgürlük ancak sonu gelmeyen uyanık bir çaba karşılığında elde edilir.

Zorba, tahakküm edici, yurttaşlara ideolojisini dayatan rejim ve yönetimler; bütün yaşamı, duyguları, istekleri, coşkuları giderek tüm düşünceleri toptan avucunun içine almak ister. Demokrasi denilen son siyasi deney ise aklı başındaki yurttaşların bulunduğu ülkelerin son sığınağıdır.Demokrasiyi tehlikeli ve zayıf duruma düşüren zorba ve keyfi yönetimler değildir. Tehlike, ülke vatandaşlarının kişisel davranışlarındaki tutarsızlıklar, kurumlardaki gel gitler, yabancı dış otoriteler ile, başka kimler varsa onlara boyun eğmekten ileri gelir.

Bir karar, kimleri etkileyecekse bu kararın verilmesinde o kimselerin hepsinin oy hakkı olması gerekir. Demokrasinin özü budur, yolu da yurttaşların bilinçlendirilmesinden geçer. Başka türlüsü “külüstür demokrasidir.”

Siyasal yapıyı düzenleyen seçim ve  parti yasaları iktidar çoğunluğu kimin elindeyse onlar tarafından tanzim edildiği sürece, orada demokrasi olmaz, “demokratlık oyunu” olur. Örneği ise Türkiye’dir.

Demokrasi aynı zamanda kültür işidir. Kültür ve özgürlük ikiz kardeştir. Bu kültür olmaksızın o ülkenin anayasasına konacak bir takım hükümlerin getirilmesiyle her şeyin yerli yerine oturacağını düşünmekten kurtulmak gerekir. Nasıl bir hokkabaz ağız kalabalığı ve yaptığı şeylerle gözleri boyamaya çalışarak, kimsenin fark etmemesini sağlarsa, bunlar da insanların dikkatlerini başka yerlere çekerler. Bu arada olup bitenler ise her çeşit demokratik özgürlüğe düşman bir takım koşulların doğmasına sebep olacaktır.

ARABAYI AT SANANLAR

Ülke kan gölüne döndü. İnsanlarımız her gün şehit olan ve ölen yurttaşlarımızın hesabını tutamaz oldu. Bir, “devlettir” lafı gidiyor, ülkede olup biten her şeyden hükümet sorumludur. Yetkili yetkisiz, sorumlu sorumsuz, konuşan kim varsa, şu işe yaramaz sizin salamura laflarınızı duymaktan Türk Ulusu artık tiksindi ama siz kukumavlıktan vazgeçmediniz: 

“Geniş çapta operasyon başlatılmıştır. ABD terörü kınadı. ABD ile beraberiz terör konusunda. Örgütün son çırpınışları. Havadan şu kadar sorti yapıldı. Irak yönetimini uyardık. Son terörist kalıncaya kadar mücadele devam edecek. Yok orduda yok poliste yeni düzenlemeler. İran’la bu işi ortak yapacağız. Sınıra asker yığılıyor. Kara harekatı olabilir. Şehitlerin kanı yerde kalmayacak. Artık mücadele profesyonellerle yapılacak. İsrail bize insansız hava aracı, ABD anlık sıcak istihbarat verecek. (Olup bitenler de hep sıcak sıcak oluyor zaten) K. Irak Kürt yönetimini uyardık, bu olayı terör örgütünün yapıp yapmadığı belli değil. Bu bir provokasyon…” A be ademler papağan bile sizinle yarış edemez…

Toprak, halk, meclis, hükümet, ordu, mahkemeler ve hazineden oluşan devletin, iki asli işi vardır: Güvenlik ve adalet. Bu memlekette adalet kör topal. Güvenlik ise arada bulasın. 

Hepinizin gelirini, saltanat yaşamınızı halkın vergileri karşılamıyor mu?.. Aldıklarınızın karşılığı halka acı çektirmek mi?.. Güvenlikle ilgili sorulara cevap verirken yüzünüzün halinden haberiniz var mı?.. Tam çaresizlik…

Yeni yapılacak anayasa ile işlerin yoluna gireceğini sanmanız ayrıca bir aymazlık. Avutun kendinizi ve kandırılmaya hazır olanları. Bakalım ne zamana kadar?..

OSMAN PAMUKOĞLU
Hak ve Eşitlik Partisi
Genel Başkanı
Bu yazı toplam 1422 defa okunmuştur.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Aydın Özel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0544 8148480 | Haber Yazılımı: CM Bilişim