Ahmet SAKAR / Köşe Yazarı

Hiç âdetim değildir magazin haber izlemek. Gerçek anlamda haberdar eden ve adamakıllı oturup dinleyebileceğim bir kanal ararken, kulaklarım Nicole Kidman’ın bir kız çocuğu doğurduğu yönündeki habere takıldı. Acaba bir şey mi oldu diye bakarken bir de baktım; haberin merkezinde Kidman’ın kız bebek doğurduğu, bebeğinin adını da Sunday Rose koyduğu vardı.

Açıkçası sinemaya karşı acemi bir ilgi duyuyorum, o nedenle oralardan birini duydum mu ister istemez hemen kulak kabartıyorum.

Bu haberi dinlerken aklıma isim koyma tavır, davranış ve eğilimleri geldi. Bizim kültürümüzde, isim duadır. Anne-baba isim koyarken aslında çocuklarına ömür boyu kullanacakları, insanların da o isim üzerinden ona devamlı dua etmiş olacakları düşüncesiyle hareket eder ve belki de çok az kültürde rastlanabilecek bir kültürel tavır sergilerler.

Eskiden bizim toplumumuzda bu iş daha zordu. Bilirsiniz bir çocuğun isim alabilmesi için bir kahramanlık göstermesi gerekiyordu. Bu, belki çok zor, günümüz şartlarında ama bizim tavrımızı çok iyi anlatan tarihi bir örnek. İsim vermenin,  toplumumuz için ne kadar önemli ve üzerinde hassasiyetle durulan bir durum olduğu apaçık ortadadır.

Fakat bana kalırsa “batı” dediğimiz kültürel yaşam alanında bu durum böyle değil. Onlar aslında daha özensiz ve yavan tavırlar sergiliyorlar bu konuda. Bebek pazartesi doğdu diye ona “pazartesi gülü” anlamına gelen bir isim koymak şimdi bu durumun en canlı örneği. Hâlbuki bir birey olarak insan hayata ismiyle merhaba der. İnsanın, isminin anlamıyla mücehhez olduğunu iddia edenler vardır.

Bu noktadan yola çıkarak iki kültür arsında ne kadar derin bir uçurumun var olduğu dikkatinizi çekmiştir.

Ben öteden beri, bizim toplumumuzda kültürel tavırların çok büyük bir sapma gösterdiği kanısındayım. İsim verme tavrında da bu böyle, milli kültür dediğimiz büyük yapıda da durum aynı. Son zamanlarda dikkatimi çekiyor anlamını bilmediğim, acayip isimler. Bu,  kesinlikle bize ait kültürel bir tavır değil.

Hâlbuki bizim hedefimiz kültür taklitçiliği değildi. Bize dayatılan batılılaşma; onlar gibi düşün, onlar gibi ye, onlar gibi otur, onlar gibi oyna vs.   

Örnekler çoğaltılabilir, yazı uzatılabilir. Hepimiz kültürümüzün milliyetçisi olmalıyız. Çünkü biz, iliklerimize kadar soluduğumuz, kültürümüzün çocuklarıyız.