Alper DERELİOĞLU / Köşe Yazarı

 

Değerli okuyucularım.

 

Herkese merhaba. Aydın Belediyesi bünyesindeki Aydın Kent Konseyi bilindiği gibi 28 Ocak Cumartesi günü toplandı.

 

Toplantıya iktidar partisinin bir milletvekili, belediye başkanı, yönetim kurulu başkanı ADÜ Rektörü ve ilde görevli personel ile meslek kuruluşlarının ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri vardı.

 

Herkes vardı, bir tek muhtarlar yoktu.

 

5393 Sayılı Belediyeler Kanunu’nun 76. maddesi gereğince hazırlanan 26313 Sayılı Kent Konseyi Yönetmeliği’nin mad.8/f.1 maddesinde değinildiği gibi mahalle sayısı yirmiye kadar olan belediyelerde bütün mahalle muhtarları, diğer belediyelerde belediye başkanının çağrısı üzerine toplanan mahalle muhtarlarının toplam muhtar sayısının yüzde 30’unu geçmemek ve 20’den az olmamak üzere kendi aralarından seçecekleri temsilcilerinin kent konseyi üyesi olacağı hükmü yer almaktadır.

 

Aydında toplamda 25 mahalle , 23 muhtarımız var.

 

Bu hüküm gereğince ilimizdeki 23 muhtarımızın aralarından seçecekleri bir temsilci de kent konseyi toplantılarına katılabilir ve konseye üye olabilir.

 

Tabi ki Aydın Belediyesince Aydın Muhtarlar Derneği Başkanlığı’na davet gönderilmiştir.

 

Ancak Muhtarlarımız bu davete icabet göstermemiştir.

 

Aklıma şu soru gelmekte; Muhtarlarımız Belediyeye küstürüldü mü?

 

Ya da Muhtarlarımız gündemin sığlığını da içeren bir takım eleştirilerini toplantıya katılmayarak mı gösterdiler ve bu nedenle mi sonuç metnine imzalarına atmadılar.

 

Aydın Halkının kentsel yaşam ile ilgili sorunları ve daha bir çok sorunlarıyla ilk temas halinde olan Muhtarlarımızdır.

 

Eğer böyle bir durum var ise bu Aydına hiç yakışmıyor.

 

26313 Sayılı Kent Konseyi Yönetmeliği’nin 6. maddesini incelediğimizde Konseyin amaçlarının sıralandığını görmekteyiz.

 

Bu amaçlardan bir kaçı kente ilişkin temel stratejiler ve faaliyet planlarının belirlenmesinde, uygulama ve izleme süreçlerinde tüm kenti kapsayan ortak bir aklın oluşturmasına katkıda bulunmak, sürdürülebilir kalkınma anlayışına dayalı kentin yaşam kalitesini geliştiren, çevreye duyarlı ve yoksulluğu giderici programları desteklemek ve yerellik ilkesi çerçevesinde katılımcılığı, demokrasiyi ve uzlaşma kültürünü geliştirmek olarak belirlenmiştir.

 

Tüm bu amaçları gerçekleştirmek amacıyla toplanan, muhtarların katkı sunmadığı bir Aydın Kent Konseyi anılan amaçları gerçekleştirmek anlamında ne kadar başarılı olabilir ve Aydın Belediyesi’ne yarar sağlayabilir, tartışılmalı ve üzerinde düşünülmelidir.

 

Uğrunda gerektiğinde can verebileceğimiz demokrasi kültürü ve çoğulcu demokrasi anlayışı bunu gerektirmektedir.

 

Aydınlı Muhtarlarımızın katkısı bir şekilde sağlanmalı, gerek karar mekanizmalarında gerekse de konsey tarafından oluşturulacak çalışma komisyonlarına katılımları sağlanmalıdır.

 

Bu durumun aksi bir durum Kent Konseyi’nin etkinlik alanını sınırlar ve Konseyin Yönetmelikle çelişecek şekilde amaçlarına uygun olmaksızın faaliyet göstermesi gibi bir fiili durum yaratır. Belediyemizin resmi web sitesi yayınından öğrendiğim üzere Aydın Kent Konseyi 6. Olağan Genel Kurulu için toplanmıştır.

 

O halde Gündem maddelerinin öncelikle karar organlarının belirlenmesi, bütçenin belrilenmesi ve faaliyet programının biçimlendirilmesi olması gerekmektedir.

 

Konseyin bu çalışmaları ön plana alınmaksızın Aydın Belediyemizin benim de desteklediğim kentsel yaşam projeleri hakkında bilgi verilmesi ve benim de önemsediğim bir sorun olan Çevre ve Orman Bakanlığının Yönetmeliği gereğince Aydın Halkına yansıtılan ek su ücretlerinin gündeme getirilmesi, gündemde bu başlıklara ekseriyetle yer verilmesi, bir anlamda Konseyin amacı dışında, siyasi propaganda alanı haline getirilmesi sakın Muhtarlarımızı rahatsız etmiş olmasın.

 

Konseyde konuşulan bu konular elbette ki Aydın için önemli konulardır.

 

Ancak Konseyin gündemini işgal edecek nitelikte konular kanaatimce değildir.

 

Siyaset başka mecralarda da yapılabilir.

 

Aydın Belediyesi’nin yaptığı hizmetleri halka tanıtması elzem bir konudur.

 

Zaten bu bilboardlar ile yerel medya aracılığıyla yapılmaktadır.

 

Yapılan güzel hizmetleri ben de görüyor ve takdir ediyorum.

 

Sayın Başkanımızın özverili gayretleri ile Aydın modern kent kimliğine eminim ki kavuşacaktır.

 

Kendisinin Kent Konseyi’nin çalışmaları ve konseye katılım ile ilgili de özellikle hassasiyet göstermesini diliyorum.

 

Bu konuda gerekli hassasiyeti göstereceğini de biliyorum.

 

Su faturalarına yansıtılan ek ücrete gelince.

 

Sevgili Aydınlılar.

 

Ne kadar kızsanız haklısınız.

 

Ancak problemin muhatabı Aydın Belediyesi değil mevcut Hükümettir.

 

Zira bu ücretler, 27 Ekim 2010 tarih ve 27742 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan, Atık Su Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğe göre hesaplanan ve alınması zorunlu bir ücrettir.

 

Bu konu daha öncede Yerel medyamızın gündemini günlerce meşgul etmiş ve karşılıklı olarak beyanatlar verilmiştir.

 

Tekrar Konsey Genel Kurulu’nda bu konunun gündeme getirilmesi boşa enerji kaybıdır.

 

Sayın Milletvekilimiz Mehmet ERDEM, yapılacak yeni düzenleme için söz vermiştir.

 

Biz de bu sözün gereğinin yapılması bekleyeceğiz.

 

Şimdi Sayın Başkanımız Özlem ÇERÇİOĞLU’ndan bir çağrım olacak.

 

Aydın Muhtarlar Derneği ile temasa geçerek Konseye neden katılmadıklarını öğrenmeli ve bundan sonra katkı sunmaları için kendilerini yeniden davet etmelidir.

 

Yerellik ilkesi çerçevesinde katılımcılığı, demokrasiyi ve uzlaşma kültürünü geliştirmek için bu kayd-u bila şarttır.

 

Daha güzel, daha yaşanılası bir Aydın için bu gereklidir.

 

Gıyabında Sevgili Başkanımıza saygı ve sevgilerimi sunarım.

 

www.aydinozel.com Köşe Yazarı Alper DERELİOĞLU