• Aydın19 °C

Alper DERELİOĞLU / Köşe Yazarı

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Alper DERELİOĞLU / Köşe Yazarı

OMEGA - 3 YOKSA HAFIZA KAYBI VAR

13 Ekim 2011 Perşembe 02:06

Üç tarafı denizlerle çevrili güzel vatanımda ayda kaç kez balık tüketiyoruz. İki kez, üç kez, bir kez? Kişi başına düşen balık tüketimimiz Dünya ile kıyaslandığında yok denecek kadar az. Balık yoksa fosfor da yok Omega-3 de yok. Dolayısıyla hafıza da yok, anımsama da . Yalnız ne kadar hoş ki sadece balıkta bulunur bu nimet ve birbirimizin hafızasını tel’in ederken ‘’balık hafızalı’’ demekten çekinmeyiz. Bence bu balığa hakaret. Omega-3 Temel yağ asitlerinden biridir. Vücuttaki iyi kolestrolü arttırır. Gözleri cam gibi yapar. Kalp damar hastalıklarından bünyeyi korur. En önemlisi hafızayı güçlendirir.  Beyni Alzheimer hastalığından korur. Yani unutmazsınız, unutturmazsınız.

         Misal mi vereyim. Nereden başlasam nerede bitirsem ki;

         Kurtuluş Savaşı’nı, kahramanlarını ve büyük önder Atatürk’ü unutmazsın, unutturmazsın.

         Şimdi flört dönemine girdiğimiz Arap Ülkelerinin 1. Dünya Savaşı’nda nasıl sırtımızdan vurduğunu, savaşı kaybetmemiz için İngiliz ile Fransızın ile nasıl can ciğer kuzu sarması olduklarını,

          İkinci Dünya Savaşına neden girmediğimizi, savaşa girmememiz karşısında yapılan silah yardımlarını ve sonrasında kurulan Amerikan Askeri Üstlerini,

         1980 yılında başlayan terör örgütünün daha yakın bir zamanda AB, ABD, BM., NATO gibi bir dizi ülkeler tarafından ‘’terör örgütü’’ ilan edildiğini, fakat buna rağmen yine aynı örgütler ve ABD. tarafından bölgedeki petrol için para ve silah yardımı yapıldığını, 30 yılda 20.000’e yakın insanımızın teröre kurban edildiğini, her gün bir yuvaya ateş düştüğünü,

           3 Kasım 1996’daki Susurluk Kazası ve sonrasındaki yaşananları unutmazsın. Kazanın sonrasında ortaya çıkan  devlet-siyaset-mafya üçgenini, devlet içinde devletleşmeyi,

           1993 yılının temmuzunda Madımak’da 35 canın nasıl katledildiğini, nasıl ateşe verildiğini, sonrasında açılan davada göz altına alınan 190 kişiden sadece 22 sinin cezalandırıldığını ve 37 sanık hakkında beraat kararı verildiğini, asıl zanlıların ve azmettirenlerin yıllarca serbestçe ülkede siyaset yaptığını, krallar gibi yaşadığını,

           7 Kasım 1982’de yapılan halkoylamasında halkın %91,37’sinin evet,  %8,63’ünün hayır oyu verdiğini, bugün yeni anayasa diye bas bas bağıranların o gün 1980 Anayasası için seferberlik ilan ettiğini ve darbeye zemin hazırladıklarını,

           12 Eylül 2010’da yapılan halkoylamasında halkın %58’nin değişikliklere evet oyu verdiğini, bu sayede HSYK.’nın yapısının tamamen değiştirildiğini, bugünkü HSYK.’nın ‘’Sanıkların adil yargılanma hakkı vardır’’ diyen Hakimin istifasını bir gecede işleme koyduğunu, yapılan değişikliklerle kadınlara anayasada pozitif ayrımcılık hakkı tanındığını ama yapılan son 2011 genel seçimlerinde bu yönde kadın kotası uygulanmadığını, kadın cinayetlerinin her gün arttığı bir ortamda halen somut adımlar atılamadığını,

            Yeni anayasada siyasal özerklik taleplerinin arttığı bir ortamda bundan tam iki yıl önce Kandil Dağı’ndan inen terör örgütü elemanlarının kahraman gibi karşılandığını, hatta ifadelerini almak için ayaklarına kadar savcı, hakimin gittiğini,

              İleri demokrasi getirilen ülkemizde basılmamış kitapların ve yayınlanmamış köşe yazılarının aleyhe delil olduğu, insanların neyle suçlandıklarını bile bilmeden haklarında davalar açıldığını, isnat edilen suçun cezasından çok tutuklu kaldıklarını ve sonra kuru bir ‘’pardon’’ denildiğini,

               Her an deprem tehlikesi olan ülkemizde 1999 Marmara Depreminde 20.000’e yakın ( ki bu resmi bir yalandır) vatandaşımızın can verdiğini, yıkılan eski şehir merkezlerinin yerine yeniden aynı şehirlerin inşa edildiğini, yaklaşan İstanbul Depremi için bir milyona yakın konutun bakımının gerektiğini, deprem için öngörülen senaryoya göre 35 bine yakın insanın hayatını kaybedebileceğini, 200 bin kişinin yaralanacacağı ve 80 bin binanın harabeye döneceğini, 

                Motorlu taşıtlar vergisinin 1. Taksidinin 03 Ocak – 31 Ocak arası, 2. Taksidinin 1 Temmuz – 29 Temmuz tarihleri arasında ödeneceğini,

                 Verdiğin senedin vadesini, ödediğin kredinin taksit gününü, hanımla kutlayacağın evlik yıldönümünüzün tarihini, ilk nerede tanıştığınızı,

                  İlkokul öğretmeninin ismini, okul arkadaşlarını, tuttuğun takımın veteran kadrosunu, ilk aşkını, üniversiteye ilk kayıt gününü,

                  Kısacası bir çok şeyi, yaşananları ve yaşatılanları UNUTMAZSIN, UNUTTURMAZSIN.

                   Umarım Omega-3’ü size anlatabilmişimdir. Balık yiyemezsen hapı çıktı onu dene. Nasıl olsa hapı yuttuk ya bir kere, alışkanlık yapar belki. Belki sen bundan sonra hapı yutturursun bunu diyenlere. En azından kırmızı et yemekten iyidir. Her gün kırmızı et yiyip biraz daha ANGUSLAŞACAĞINA, haftada bir balık ye ve bir hafızan olsun. Yaşanılan güzel ve çirkin şeyleri barındıran ve her adımda seni olgunlaştıran, seni birey yapan.

                   Değerli okurlarım bir sonraki yazımda sizlerle görüşmek dileğiyle. Hoşçakalın. Unutmayın, siz her zaman ve her şekilde değerlisiniz.

www.aydinozel.com Köşe Yazarı Alper DERELİOĞLU

Bu yazı toplam 1443 defa okunmuştur.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Aydın Özel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0544 8148480 | Haber Yazılımı: CM Bilişim