Ahmet SAKAR / Köşe Yazarı

Terör; hızla yaklaştığımız, kritik referandum sürecinin hemen öncesinde kendini göstermeye başladı. Sanki hızla ilerleyen bir trenin içinde korku tüneline çekiliyoruz. Bütün gerekçeleri sanal olan bir olgunun, kendisi nasıl gerçek olabilir ?

            Türkiye, bütün olgunluğu ile önümüzdeki referandumu gerçekleştirmeli. Çünkü bu referandumla birlikte daha demokratik bir toplum yapısına kavuşacak olan ülkemiz, bütün kesimleriyle , kendini çevreleyen tabularından ve korkularından arınacak.

            Özellikle Güneydoğu Anadolu’da çoğunlukla yaşayan kürt halkı, on yıllardır pençesine düştüğü zalimlerden kurtulacak. Bu zalimler, uzun bir zamandan beri bölge halkını kendinden ve Türkiye’den uzaklaştırmaya çalışıyor. Bunu yapamaya çalışanlar, bugün herkesin gözünün önünde. Bazen kızarmış suratlı bir vekil olarak çıkıyor karşımıza bazen patlayan bir bombanın ardından kesif bir barut kokusuyla yüreğimize düşüyor.

            Şu an milletimiz hiç olmadığı kadar cesur ve kararlı olmalıdır. Şimdiye kadar hiç denenmemiş çözüm yollarına şans tanımalı ve sabırlı olmalıyız.

            Çömelmenin En Garibi

            Bir çömelme krizdir almış başını gidiyor. Uzun zamandır içi bu kadar boş ve ahmakça bir tartışma görmedim. Bunun üzerinden siyaset yapanlar, Atatürkçülük yapanlar….

            Çok üzüldüm ülkem adına.

            Bu meselenin halli konuşulacağına, başta medyanın ve siyasilerin sözleri, tavırları gerçekten kadir kıymet bilmezlik. Siper; içinde asker mevzi alsın, sipere yatsın, hedef küçültsün diye vardır. Her şey bu kadar basitken, insanımız kasıtlı olarak boş meselelere kaydırılmaya çalışılıyor.