Bekir AYGÜL / Köşe Yazarı

“TÜRK SOLUNUN AÇMAZI VE DÜNYADA SOL HAREKETLER”

            Türkiyede sol hareket bir türlü yolunu bulamadı...

            Solculuğu, sosyal demokratlığı, ortanın solunu kim temsil ediyor, hangi parti temsilde başı çekiyor bir türlü anlaşılmış değil.

            Dünyada;

Sol kesimler ya iktidardalar yada iktidara talipler. Belli bir programları, hedefleri var.

Hitap ettikleri belli bir kitleleri var. Savundukları idealleri var. Ezilenden yana, mazlumlardan yana, demokrasiden yana devamlı tavırları ve projeleri var. Aynı zamanda totaliter rejimlere karşı duruşları var.

Dünyada sol hareket mensupları;

Özgürlükler ve insan hakları konusunda çok duyarlı ve hassaslar.

Bir ırak konusunda, bir Afganistan konusunda, aynı zamanda da Türkiye’deki sosyal demokrat kimliği altında oligarşik düzeni savunanlara karşı bir tepki koyabilmektedirler.

Bu gün ortaya çıkan tabloya baktığımızda;

Biz deki sosyal demokratlarla diğer dünyadaki sosyal demokratlar veya sol kesimler arasında uçurum var gözüküyor. Onlarla ne söylem birliğimiz var nede uygulamada bir ilkesellik var, tamamen farklı bir atmosferdeyiz.

Bir bakıyoruz;

Kendisini sosyal demokrat olarak tanımlayan partilerimiz, İnsan hakları konusunda duyarlılıktan uzak, işine geleni savunuyor işine gelmeyeni faşist olarak öteliyor.

İlericilikten dem vurarak halkımızın önem verdiği değerleri alaya alıyor.Büyüklere saygı konusunda gene işine gelene göre davranış biçimi sergiliyorlarlar.

Demokrasi ve özgürlükler konusunda, görünürde bir “demokrat stili” çiziyorlar.Özde ise demokrasiden ve demokratlıktan bihaberler.

Demokratik açılımı engelleyici girişimlerde bulunabiliyor,ergenekonu savuna biliyor, okuma özgürlüğü elinden alınmış kesimlere sırtını döne biliyorlar.

Ya dünyadaki sol kesimi biz anlayamamışız, yada bizdeki sol gerçek sol değil.

Sadece görünürde sosyal demokrat veya ortanın solunu temsil ettiğini söyleyen partilerimiz var.

Bu Partilerimizin;

Şu ana kadar İktidara gelmek için her hangi bir hevesleri veya programları yok gözüküyor.

Öyle bir hale büründüler ki, iktidardaki partinin yaptığı hatalardan medet ummaya başladılar.

Ülkenin geleceği için hiçbir gayret içine girmedikleri gibi, durumu dahada çıkmaza sokmanın çabası içine girdiler. Sosyal demokratlığı ve ortanın solu misyonunu ve vizyonunu hemen ulusalcı söylemlerle özde değiştiriverdiler.

Amaç iktidarı yıpratmak başka dert yok…

Dışı solculuk olsun, içi  ve söylemi ulusalcılığa dönüşsün fark etmez böyle bir anlayış dünyada sol literatüründe herhalde hiç rastlanmamıştır.

Bizim söylemek istediğimiz;

Sosyal demokrat ve ortanın solu olarak kendini tanımlayanlara;

Kendinize dönünüz, Ülkemizin demokrasi ve özgürlüklerini kendi bencil hırslarınız uğruna heba etmeyiniz diyoruz.