Ayşe DALKIRAN :Kaliteli Ekipman Kullanmaya Önem Veriyorum +-

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Sedat ÜNLÜ Söke'nin İlk Bayan Fotoğrafçısı ve Dalkıran Fotoğrafçılık İşletmesi Sahibi Ayşe DALKIRAN İle Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi

Sedat ÜNLÜ : Ayşe Hanım sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Ayşe DALKIRAN : Fotoğrafçılık Eğitimine Üniversitede Başladım

1990 yılında Söke’de doğdum. Konya Selçuk Üniversitesi Bilgisayar Bölümü’nden mezun oldum. Fotoğrafçılık eğitimine  üniversite yıllarında başladım. Bu alanda  birçok sertifika ve belge aldım. bunlardan bazıları İzmir’den bazıları ise Denizli’den ve Gürcistan’dan. Oralarda bu alanda saygın düğün fotoğrafçılarıyla beraber eğitim ve sertifika programlarına katıldım. Üniversiteyi bitirince tekrar Söke’ye geldim. Söke’de bu alanda dördüncü yılımı bitirdim beşinci yıla girdim. Şu anda burada Tatlı Telaş düğün salonu ile beraber çalışıyoruz. Oranın anlaşmalı düğün fotoğrafçısıyım.

Sedat ÜNLÜ : Fotoğrafçılığa nasıl başladınız, hobi olarak fotoğrafçılık yaparken ticari olarak bu işi yapmaya geçişiniz nasıl oldu?

Ayşe DALKIRAN : “Pek Becerebileceğimi Sanmıyorum Ama Tamam” Dedim

Bu geçişi şöyle ifade edeyim. Bir arkadaşımın nişan çekimi vardı. “senin profesyonel makinen var, piyasa belli, fiyatlar çok yüksek, nişan hediyesi olarak benim nişan fotoğraflarımı çeker misin?” dedi.  Ben de“pek becerebileceğimi sanmıyorum ama tamam yaparım” dedim.

Ayşe DALKIRAN : İlk Çekimim Sosyal Medyada Büyük Beğeni Aldı

 Bir gün ayarladık, sabahtan çıktık, çeşitli yerlere giderek bu çekimi yaptık.  Bir profesyonel fotoğrafçı olarak ya da bunu bir meslek olarak yapan biri mantığında değil de o arkadaşıma yardımcı olmak niyetiyle o çekimi yaptık. Daha sonra yaptığımız bu çekimi sosyal medyada paylaştık. Bizim bu çalışmamız sosyal medya da oldukça yüksek bir beğeni aldı. Bu beğenilerin sonrasında “benim fotoğraf çekimi mi de yapar mısın, benimkini de yapar mısın?” şeklinde peşisıra teklifler gelmeye başladı. Aslında bütün hikaye bu. İlk olarak sosyal medyadan bir tanınma ve bilinme gerçekleşti.

Ayşe DALKIRAN : Söke’de Bayan Fotoğrafçı Yoktu. Bunu Görerek Başladım

 O ilk çekimi yaparken  aslında benim bu işi devam ettirmek gibi bir niyetim yoktu. Sosyal medyadaki bu çıkıştan sonra 5-6 çekim daha aldım. daha sonra gördüm ki piyasa da bayan fotoğrafçı olmayışı bu sektörün büyük bir eksikliği. Civarda vardır belki ama Söke’de bayan fotoğrafçı yoktu. Bu şekilde bunu görerek başlamış oldum.

Sedat ÜNLÜ : Sosyal medyada tanınmanızdan sonra başka iş teklifleri almaya başladığınızı söylediniz. Heralde bu çekimleri de amatör anlamda yaptınız. Bu süreç ne kadar devam etti? Profesyonel olarak bu işi yapmaya başlamanız ve kurumsallaşmanız nasıl oldu?

Ayşe DALKIRAN : Bu İşin Eğitimi Üzerinde Daha Yoğun Durmaya Başladım

Sosyal medyada tanınmadan sonraki süreç bir yaz sezonu kadar sürdü. Kullandığım fotoğraf makinelerini değiştirme zorunluluğum olduğunu biliyordum. Bu işlerin yürüdüğünü gördüm. Fotoğraf ekipmanlarını değiştirmeye ve geliştirmeye başladım. Bu işin eğitimleri üzerinde daha yoğun bir şekilde durmaya başladım.

Ayşe DALKIRAN : Kurumsallığa Geçiş Zor Olmadı

Kurumsallığa geçiş de zor olmadı. Zaten önceden bilgisayar yazılımı ve teknik servisi üzerine Dalkıran Yazılım adı altında işletmemiz ve mekanımız vardı. Bu işin üzerine fotoğrafçılığı da eklemiş olduk. Önceden bu yazılım işini de yaptığımız zamanlarda bir firmanın Web sitesini yapacağımız zaman ben o firmaya gidip oranın fotoğraflarını çekiyordum. Bu yüzden bu geçiş dediğim gibi çok zor olmadı.

Sedat ÜNLÜ : Denizli’de ve Gürcistan’da seminerlere katıldığınızı söylediniz. Daha yakında Aydın ya da İzmir varken siz buraları aşarak  bu uzak yerlere nasıl ulaştınız ? Bu tarz seminerler buralarda olmuyor muydu?

Ayşe DALKIRAN:  “Yola Bizimle Devam Eder misin?” Dediler

O da şöyle oldu. Profesyonel Düğün Fotoğrafçıları PDF adı altında bir grup var. Bu grupta yıllardır bu işi yapan çok büyük fotoğrafçılar yer alıyor. Bu kişilerin kurmuş olduğu bir grup. Türkiye’de belirli ve seçilmiş fotoğrafçıları kendi bünyesine kabul ediyor. Daha önce de bahsettiğim gibi sosyal medya üzerinde tanındığım dönemde benim paylaşımlarımı oradan görüyorlar ve o vasıtayla kendileriyle tanıştık. “yola bizimle beraber devam eder misin?” dediler.

Ayşe DALKIRAN : Gürcistan’da Aydın’dan İki Kişi Vardı

Daha sonra Denizli’ye gittim. Oradaki eğitim bir günlük bir eğitimdi. Orada fotoğraf sanatçılarıyla tanışmış oldum. Ondan bir ay sonra da Gürcistan’a gittim. Oradaki eğitim büyük ve kapsamlıydı. Gürcistandaki eğitimde Türkiye’den 70 fotoğrafçı vardı. Aydın bölgesinden ise benimle beraber Nazilli’den bir arkadaşımız vardı. Başka kimse yoktu.

Sedat ÜNLÜ : Düğün fotoğrafçılığı dışında başka alanlarda da  çalışıyor musunuz?

Ayşe DALKIRAN : Arada Boş Zamanım Olursa Diğer Çekimleri de Yapıyorum

 Bebek çekimlerim var. Tabi bunlar artık birazcık geri kısımda kalan işler. Ya da doğum fotoğrafçılığı gibi alanlarda istenirse bu alanlarda da fotoğraf çekimlerim var. Zamanım olursa tabi. Arada boş zamanlarım kalırsa bu tür işler yapıyorum. Çünkü özellikle yazın hiç olmasa 80-90 tane düğün çekimimiz oluyor. Zamanımız olduğu taktirde bebek çekimi ya da doğum günü nişan ya da başka çekimler yaptığımız da oluyor.

Sedat ÜNLÜ : Fotoğrafçıların ortak derdi bugün bu işin eski tadının olmadığı yönünde. Siz genç yaşta bu işe başlamış ve kısa sürede bu başarı grafiğini yakalamış biri olarak, bugün fotoğrafçılığın özellikle de düğün fotoğrafçılığının geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ayşe DALKIRAN :  Fotoğrafçılıkta Para Kazanmayı İkinci Planda Tutmanız Gerekiyor

En başta söylemek istediğim tabi ki işinizi severek yapmanız gerekiyor. Hepimiz doğal olarak para kazanmak için çalışıyoruz. Ama fotoğrafçılıkta durum bence biraz farklı, fotoğrafçılıkta para kazanmayı ikinci planda tutmamız gerekiyor. Bunun yanında kalite malzeme ve ekipman kullanımı çok önemli. Ve kullandığımız bu malzemeleri de sürekli yenilemeye ve güncelleştirmeye açık olmalıyız. İşimizi ucuz yapmamalı ve kaliteden asla vazgeçmememiz lazım. Para kazanmak tabi ki önemli ama zaten işimizi severek yapar ve iyi kaliteli bir iş ortaya koyarsak gerisi zaten kendiliğinden gelecektir.

Sedat ÜNLÜ : Düğün fotoğrafçılığı son yılların en popüler işlerinden biri. Çok sayıda bu işi yapan fotoğrafçı var. Sizi bu alanda başarılı yapan nedir?Siz bu alanda nasıl bir konsept ortaya koydunuz, sizi bu alanda farklı kılan nedir ?

Ayşe  DALKIRAN :  Gelin Damat Bayan Fotoğrafçıda Daha Rahat

En başta bayan bir fotoğrafçı olduğum için gelin damat biraz daha rahat oluyor. İletişimimiz daha kolay ve rahat oluyor. Benim sıcakkanlı yaklaşımım onları daha çok rahatlatıyor. Çiftleri çok fazla sıkıştırmıyorum. Onları daha rahat ve kendi hallerinde bırakmak istiyorum. Çiftler rahat olunca ortaya tabi ki daha güzel fotoğraflar çıkıyor. Bunun yanında farklı mekanlar bulmaya çalışıyorum. Klasik olarak “değirmene gittik, köprüde çektik, bizim çekimimiz bitti” anlayışı ile yaklaşmıyorum. Boş zamanlarımda gidiyorum yeni mekanlar bakıyorum. Mesela  birgün Milli Park’ın bütün koylarına tek tek girip çıktım. Milli Park’ta farklı olarak nerede çekim yapabilirizin arayışında oldum.

Ayşe DALKIRAN :Kaliteli Ekipman Kullanmaya Önem Veriyorum

Yani dediğim gibi en önemli husus gelin damatın rahatlığı. Onlar kasınca ortaya iyi bir fotoğraf çıkmıyor. Klasik pozları verdirmemeye çalışıyorum. Daha farklı pozlar verdirmek için çalışıyorum.Son olarak da kullandığım ekipmana  önem veriyorum. Bütün bunların yanında kullandığınız fotoğraf makinesi de yaptığınız işin hakkını verir nitelikte olmalıdır. İnsananların çok özel bir gününü çekiyorsunuz. Bunu yaparken en özel  fotoğrafçılık ekipmanlarını kullanmak  bence bir zorunluluk. Bayan fotoğrafçı olmam, gelin damatın daha rahat olması gibi unsurların yanına iyi ekipman da eklenince iyi sonuçlar çıkıyor diye düşünüyorum.

Devam Edecek...

Röportaj : Sedat ÜNLÜ