Metin SAKALAR : Öğrenciyi Sadece Buraya Getirmek Yeterli Değil +-

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Sedat ÜNLÜ Geçtiğimiz Günlerde Aydın Büyükşehir Encümen Üyesi Seçilen, Milliyetçi Hareket Partisi Söke Belediye Meclis Üyesi, Aydın Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve Söke Federal Oto Lastik Sahibi Metin SAKALAR İle Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi

Sedat ÜNLÜ :  Metin Bey sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Metin SAKALAR: 1972 Söke Doğumluyum

27 Ekim 1972 Aydın Söke doğumluyum.  İlkokulu Söke’ye bağlı –şu anda mahalle olan- Bağarası beldemizde tamamladım. Ortaokul ve liseyi Söke’de tamamladım. Evliyim iki çocuk babasıyım. Kızım bu yıl üniversiteye hazırlanıyor. Oğlum ise 6. Sınıfa gidiyor. Şu anki yaptığımız işte lastik sektöründe baba mesleğini devam ettirmekteyiz.

Sedat ÜNLÜ : Şu anki yaptığınız işle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Metin SAKALAR: Yaklaşık Kırk Yıldır Bu İşi Yapıyoruz

Yaklaşık 40 yıldır bu işi devam ettiriyoruz. Şahıs firması olarak 2007 yılına kadar babamın ismi altında devam ettik. Daha sonra 2007 yılında şirketleşerek, kurumsallaşarak Söke Fedaral Oto Lastik Limited Şirketi adı altında iş hayatımıza devam ettik. Meslek hayatımızda biz babamızdan aldığımız terbiye ile insanlarla ilişkilerimizin üst düzeyde olmasını sağladık.

Metin SAKALAR: Büyüklerimizden Aldığımız Kültürü İşimize Yansıtmaya Çalıştık

Ben ortaokul ve liseye gittiğim dönemlerde de  aynı zamanda öğleden sonraları boş vakitlerimizde de  iş yerimizde çalışıyordum. Babama yardım etmeye devam ediyordum. Üniversiteye gidemememizin önemli faktörlerinden biri de buydu. Babam yalnızdı ve ona yardım etmek durumundaydım. Lisediyi bitirdikten sonra babamın “Gel bu işi büyüt, devam et” demesiyle bu şekilde çalışma yaşamımıza devam ettik. Daha sonra askere gittim. Döndükten sonra babamızın kendini geriye çekmesiyle işletmenin başına geçtik. İşletmemizin başına geçtikten sonra babamızdan büyüklerimizden aldığımız kültürü, dürüstlüğü, mertliği, çizgiyi işimizde de yansıtmaya çalıştık.

Metin SAKALAR: Bütün Aydın Genelinde Şubeleşmeyi Düşünüyoruz

Ve dolayısı ile kısa zamanda  belirli bir ivme yakaladığımızı düşünüyorum. Söke’de 2. Şubemizi açtık. Daha sonra büyük iş makineleriyle ilgili 3. Şubemizi yine Söke’de açtık. İleride bu şubeleşme anlamında  Aydın’ın genelinde Aydın merkez Kuşadası ve Didim başta olmak kaydıyla  şubeleşmeyi düşünüyoruz.

Sedat ÜNLÜ : Söke Ticaret Odası Meclisi’ne girişiniz nasıl oldu?

Metin SAKALAR: Hala İlk Günkü Sinerjiyi Bugüne Taşıyabildiğimizi Düşünüyorum

Bu iş hayatımızdaki, aile düzenimizdeki ve babamızın bize bıraktığı en büyük miras olan dürüst hizmet anlayışı ve insanlarla ilgili ikili ilişkilerde samimi yaklaşımlarımız çevremizin artmasına vesile oldu. Yaklaşık üç buçuk yıl önce Söke’de Ticaret Odası seçimlerimiz vardı. Bu seçimde demokratik hakkımı kullanarak tek başıma kendi grubumda şansımı denemek istedim. Ve sağolsunlar Söke’deki değerli büyüklerimiz, değerli ticaret erbabları, değerli esnaf abilerimiz teveccüh gösterdiler Ticaret Odası seçimlerinde ciddi bir oyla Ticaret odası meclisine girdim. Bu anlamda bütün Söke halkına Ticaret Odası’na kayıtlı bütün üyelerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Hala o günkü sinerjiyi ve sıcak ilişkiyi bugüne taşıyabildiğimi düşünüyorum.

Sedat ÜNLÜ : Siyasete ne zaman atıldınız?

Metin SAKALAR: Siyasi Hayatım 1995-1997 Yıllarında Doğruyol Partisi İle Başladı

Genç yaşta ticaretin içinde esnaflığın içinde yetiştiğimiz için askere gidip geldikten sonra               1995-97 yıllarında  Doğruyol Partisi’nde o dönemin Söke’deki değerli büyüklerin ısrarı ile  bir siyasi hayatım oldu. Doğruyol Partisi’nde ilçe başkan yardımcılığı, belediye meclis üyesi adaylığı, il genel meclis üyesi adaylığı olmak üzere  üç dört yıl bir siyasi geçmişimiz oldu.

Metin SAKALAR: 2002 Yılından 2014 Yılına Kadar Siyasette Yer Almadım

 2002 yılında sizin de takdir edeceğiniz gibi Doğruyol  Parti’si barajın altında kaldığından dolayı o zamandan sonra tekrar siyaset yapmamak üzere  kendi işlerimizi takip etme adına siyasetten çekildik. Ta ki 2014 yerel seçimlerine kadar. Bu zaman içinde hiçbir siyasi partiyle irtibatımız olmadı.  Biz çizgimiz gereği hiçbir siyasi partiye menfaatlerimiz doğrultusunda yaklaşmadık.

Metin SAKALAR: İktidara Göre Değişen Bir Çizgisizliğimiz Olmadı

Sağolsunlar o dönemde  birçok partiden teklifler geldi.Gerek Ak Parti’nin ilçe başkanlarından büyüklerinden, gerek Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok değerli büyüklerinden çok teklifler geldi ama bir çizgimiz vardı. Geçmişte Doğruyol Partisi ile bir mesaimiz oldu.  Bunun dışında her dönem iktidara göre parti değiştiren bir çizgisizliğimiz olmaması için gelen teklifleri kabul etmedik. Eğer bir gün hizmet anlamında Söke’ye faydamız olacaksa siyasi anlamda  bir kere şansımız olsun ve o şansımızı orada değerlendiririz diye düşündük.Daha sonra 2014  belediye seçimlerinde  birkaç büyüğümüzün ısrarları sonucu Milliyetçi Hareket Partisi’nde  belediye meclis üyesi aday adayı oldum. Seçimlerde  az bir oy farkıyla kaybettik ama  dokuz arkadaşımızla beraber belediye meclis üyeliğine seçildik.

Sedat ÜNLÜ : Bu kadar uzun zaman sonra Milliyetçi Hareket Partisi’ni tercih etmenizin sebebi ya da sebeplerini öğrenebilir miyiz?

Metin SAKALAR: Yetişme Tarzımız İtibariyle Her Kesime Eşit Mesafede Durmaya Çalıştık

2002’den sonra uzunca bir süre kendimi tamamen işe vermiştim. Şöyle diyebilirim. Milliyetçi hareket Partisi Türkiye’deki şu an halihazırdaki üç muhalefet partisinden biri. Türkiye’nin sigortası ve bekası için en önemli partilerinden birisi. Tahmin ediyorum bütün halkımız böyle düşünüyordur. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin uzun yıllardır iktidarda olduğu ve belli bir yönetim tarzıyla ülkemizi yönettiği bir gerçek. Onlara da saygı duyuyoruz. Aynı zamanda cumhuriyet tarihimizin en eski partilerinden olan Cumhuriyet Halk Partisi var. Biz yetişme tarzımız kültürümüz  örf ve adetlerimiz itibariyle Söke’de hiçbir  siyasi parti ve mensuplarıyla ilgili dostluklarımızda görüşmelerimizde bir değişiklik olmadı. Hepsine de eşit mesafede durmaya çalıştık.

Metin SAKALAR : Her Vatandaş Gibi Vatanımın Milliyetçisiyim 

Ben 2002 yılında Doğruyol Partisi baraj altında kaldıktan sonra 2014 yılına kadar partimden istifa etmedim. Bu partinin bir üyesi olarak kaldım. Gemiyi terkeden pozisyonda olmadım.  Neden Milliyetçi hareket Partisi’nde karar kıldığıma gelirsek ben Türkiye Milliyetçisiyim. İlk önce her Türk vatandaşının olması gerektiği gibi  vatanımın milliyetçisiyim. Milliyetçilik tabi ki sadece Metin SAKALAR’ın ya da MHP’nin söylemleri içerisinde mi tanımlanabilir, tabi ki hayır. Belki de Ak Parti’de, Cumhuriyetçi Halk Partisi’nde benden bizden daha milliyetçi arkadaşlarımız, büyüklerimiz var. Milliyetçi hareket Partisi’nin bana sıcak gelen bölümü atalarımız büyüklerimiz Doğruyol Partisi yada Demokrat Partisi geleneğinden geldiği için bize MHP’nin milliyetçiliğe bakışı daha sıcak geldi. İçinde bulunduğumuz mevcut Türkiye şartlarında, son zamanların konjektürel durumu, ilçemizdeki ve dışardaki durumlara  baktığımızda  milliyetçilik anlamında yürek kabartan hislere kapıldığımız bir gerçek. Herkesin tabi ki böyle hissettiğini düşünüyorum.

Metin SAKALAR: Düşündüğüm Tek Şey “Söke’yi Bir Adım Daha Nasıl Kalkındırabiliriz?”

Sonuç itibariyle düşündük. 2014 seçimleri geldiğinde benim kafamda illa siyaset yapmak, belediye meclis üyesi olmak gibi kesnin kararlarım yoktu. Düşündüğüm tek şey :  “Ben Söke’liyim,gidecek başka yerimiz yok düşüncesiyle Söke’yi nasıl bir adım daha kalkındırabiliriz?”

Metin SAKALAR:  Söke’de Siyaset Üstü Bir Pozisyon Arayışında Olduk

 Bütün sartları  zorlayarak Söke için ne yapabilir kaygısı ve ideali tek düşüncem oldu. Arkadaşlarımızla çevremizle hep “Dinamikleri nasıl harekete geçirebiliriz, insanları nasıl ortak noktalarda buluşturabiliriz, nasıl Söke için siyaset üstü bir pozisyon oluşturabiliriz?” bunları konuşuyorduk.  2014 yerel seçimlerinde de o dönem MHP’nin  belediye başkan adayı Yusuf KEREMİT ve değerli büyüğümüz Mustafa BAKIRCI benim bu en hassas olduğum konuya değindiler. Mustafa BAKIRCI abimiz bana  Yusuf Bey’in Milliyetçi Hareket Partisi’nin Söke’de belediye başkan adayı olduğunu ve bu ekibin içinde benim de olmam gerektiğini ifade etti. Önce istemediğimi söyledim. Ticari hayatımın yoğunluğunu ve devam eden yatırımları öne sürdüm.

Metin SAKALAR: “Hiçkimsenin Sana Karşı Önyargılı Olacağını Düşünmüyoruz” Dediler

 Bunun yanında bir sivil toplum örgütünde başarı sağladığımı, insanların bana teveccüh gösterdiğini ve benim siyasi bir kimliğe girmemin doğru olmayabileceğini de düşündüm. Onlar da bana “ Biz seni siyasi olarak görmüyoruz; Söke’de gerçekten her siyasi görüşten insanların  sevip saydığı, değer verdiği birisin. Herkesle oturup kalkabiliyor ve konuşabiliyorsun, bu konuda hiçkimsenin sana karşı önyargılı olacağını zannetmiyoruz” dediler.

Metin SAKALAR: 2014 Seçimlerinde Belediye Meclis Üyeliğine Seçildim

“Madem Söke için birşeyler yapmak istiyorsun gel bizimle beraber belediye meclis üyeliği ya da inşallah belediyeyi alırsak belediyede katkı sun. Proje anlamında neler yapabiliriz,  hep beraber yapalım” şeklinde düşündüler.  Benim hep  yeri geldiğinde her ortamda her durumda  Söke için birşeyler yapılması gerektiğini ifade ettiğimi, ama taşın altına elimi sokmak istemediğimi, bu anlamda bu mazaretlerimi kabul etmediklerini, mutlaka bu işin içinde olmam gerektiğini ısrarla ifade ettiler. Sağolsunlar o son ısrarlarını kıramadığım için kabul etim. Daha sonra 2014 seçimlerinde belediye meclis üyeliğine seçildik.

Metin SAKALAR: Mustafa Bey’le Beraber Güzel Katkılar Sunduğumuzu Düşünüyorum

Aynı zamanda sıralamada birinci olduğumuz için daha sonra da Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliğine de seçildik. Takip ediyorsunuzdur.Büyükşehirde 81 kişi belediye meclis üyemiz var. 16 kişi de Milliyetçi Hareket Partisi’nden Büyükşehir belediye meclis üyemiz var. Hepsiyle iyi diyologlar içinde olduk. Güzel bir sinerji yakaladık. Mustafa Bey’le beraber güzel katkılar sunduğumuzu düşünüyorum. Şu ana kadar Büyükşehir nezdinde Kuşadası ve Söke dahil olmak üzere 8-9 tane  önergemiz var. Büyükşehir’in göremediği birçok eksiklikte müdahil olduğumuzda  gerekli şeylerin düzeltilebildiğini bir yaptırım gücümüz olabildiğini görüyoruz. Mesela Kuşadası’ndaki heyelan bölgesindeki o sitenin kayması veya  yolların durumu, su kesintileri dahil olmak üzere gördüğümüz sorunlara müdahil olduk. Kısmen düzeltiğimiz oldu, bazı çalışmaların hızlanmasına vesile olduk.

Sedat ÜNLÜ : Şu anda Büyükşehir’de encümen üyeliğine seçildiniz. Yeni göreviniz hayırlı olsun. Daha önce farklı komisyonlarda da görev yaptınız mı, buradaki işleyiş ve encümen üyeliğini hakkında bilgi verebilir misiniz?

Metin SAKALAR : Komisyonlarda Söke’de Herkesin İhtisasına Göre Dağılım Yapıldı

 Biz seçim sonucunda Söke’de dokuz belediye meclis üyesi ile beraberdik. Biz 1. Ve 2. sıra olarak Mustafa Bey ile beraber aynı zamanda Büyükşehir’e gitmeye  hak kazanmıştık. Tabi Söke Belediyesi’ndeki Plan ve Bütçe, İmar komisyonlarında ya da encümenle ilgili pek insiyatif kullanmadık. Bu konularda diğer arkadaşlarımız görev almasını sağladık. Teknik anlamda da mesela imar komisyonu ile ilgili bir mimar arkadaşımız vardı, organize Sanayi Bölesi ile ilgili harita mühendisi bir arkadaşımız vardı, plan ve bütçe komisyonu ile ilgili avukat bir arkadaşımız vardı. Herkesin kendi yetkinliğine göre başarılı olabileceği bir ihtisas yeğledik. Ve herkes de görevini en iyi şekilde yaptı. Ben sporu çok sevdiğim ve  Sökespor’dan dolayı Söke’de Spor Komisyonu’nda görev aldım. Bunun dışında bir komisyona girmedik.

Metin SAKALAR: Büyükşehir’de Çoğunluk CHP’de olduğu İçin Komisyonlarda İnsiyatif Almadık

Büyükşehir Belediyesi’nde de Cumhuriyet Halk Partisi’nin sayısal üstünlüğünden dolayı komisyonların çoğu CHP’deydi. Bu bakımdan Mustafa Bey’le beraber Büyükşehir’de de biz pek komisyonlara girmedik. En sonki meclis toplantısında sağolsunlar Büyükşehir’deki 16 kişilik MHP grubumuz kendileri teveccüh ettiler. Bu dönem encümen üyeliğine isim sunacaklarını ve beni aday göstermek istdiklerini söylediler. Ben de sizler uygun görürseniz olur dedim ve encümen üyeliğine seçilmiş oldum.

Metin SAKALAR: Encümen Üyeliğinin Önemini Biliyoruz Ve Hassas Davranacağız

Encümen üyeliğinin önemini biliyoruz hassas davranacağız. Sadece Söke olarak değil Aydın’ın geneline faydalı olabilmeyi hedefliyoruz. Sizlerin aracılığı ile de bunu bir kez daha  söylemek isterim. Her ilçemizin her mahallemizin köyün herhangi bir sorunu olduğunda bize ulaştırırlarsa ben orada olur ve çözüm adına, gereğinin yapılması adına elimden gelen mücadeleyi de yaparım.

Metin SAKALAR: Siyaseten Hep İlkeli Durduk

Daha önce de ifade ettiğim gibi siyaseten hep ilkeli durduk, boğazımızdan sıkıntılı hiçbirşey geçmedi. O yüzden rahat konuşabiliyoruz. O yüzden rahat hareket edebiliyoruz. Hiç yanlışımız olmadı. Allah bundan sonrası için de yanlışa düşürmesin. İnsanların bize olan sevgisine saygısına  karşılık vermeye çalıştık. Kim elini uzatıysa biz de elimizi uzattık. Kapris gurur ve kibir bizim fıtratımızda yok. İnsanlara sürekli sıcak yaklaştık.

Metin SAKALAR: Benim İçin İnsan Ayrımı Yoktur, Herkes Bunu Söyler Ama Ben Yaşıyorum

Mesela size şöyle örnek vereyim.Söke’de bazen çarşıya çıktığımda İstasyon caddesi’nde 200 metrelik yolu bazen eş dostla selamlaşarak sohbet ederek 40 dakikada yürüdüğüm de oluyor. Ayakkabı boyacısından, çocuklara ve büyüklerimize kadar herkese bakışımız aynı. Bizde ayrım yok. Bu hamasi bir konuşmadır bütün siyasetçiler bunu söyler konuşur ama ben bunu  bizzat yaşıyorum. Benim için insanların dini, ırkı, mezhebi, fakirliği, çok zenginliği, protokol olması hiçbirşeyi değiştirmiyor. Kendimce en çok sevdiğim özelliğim budur.

Sedat ÜNLÜ : Metin Bey anlattığınız çerçeve içerisinde Söke’de doğmuş büyümüş hatrı sayılır bir çevre ile Söke’nin sorunlarına ortak olmuş biri olarak ilçemizin kısa ve uzun vadede çözüm bekleyen sorunları ile ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz?

Metin SAKALAR :  50-60 Yılın Birikimi Bir Trafik Sorunumuz Var

Kısa vadedeki sorunlardan başlarsak  birinci olarak 50-60 yılın birikimi olan şehir planlamasından kaynaklanan bir trafik sorunumuz var. Öğleyin bile sanayiden çarşıya gittiğimde  arabamla gidemez durumdayım. Kısa vadede birinci derecede acil çözülmesi gereken, müdahil olmamız gereken, büytün siyasetçilerin, bütün sivil toplum kuruluşlarının bütün halk olarak taşın altına elimizi sokup risk almamız gereken durumun trafik sorunu olduğunu düşünüyorum.

Metin SAKALAR :  Bölgeye Hitap Eden Bir Sanayinin Yeni Hamlelerle Büyütülmesi Lazım

İkinci en büyük sorunumuzun son zamanlarda ciddi bir ivme kazanan Organize Sanayi’nin olduğunu düşünüyorum. Bu çevremize şöyle bir baktığımızda  geç kalınmış bir ivme.  Tabi önceki büyüklerimiz ileri gelenlerimiz illaki bir mücadele vermişlerdir. Allah hepsinden razı olsun. Yapılanları verilen emekleri gözlemleyenlerdenim. Bu sanayinin kurulmasında emeği geçen Metin ALTINÖZ’ün Söke tarihine altın harflerle yazılması gerekir. Böyle bir sanayiyi Söke’ye kazandırmış. Didim’in ya da Kuşadası’nın böyle düzenli organize bir sanayisi yok. Bölgeye hitap eden bir sanayiye sahibiz. Onların başlatmış olduğu bu ateş daha fazla hızlandırılabilirmiş. Belki bu anlamda eksiklerimiz olmuş. Şu anda en büyük önceliklerimizden bir diğeri,  birincisini tamamladığımız ve şu an için doluluk oranı %100’e ulaşan ve içinde dünyaca ünlü firmaların da olduğu 1. Organize Sanayi’nin hiç beklemeden ikincisinin üçüncüsünün yapılması, bu yönde hamlelerin hızlandırılmasıdır. Hepimiz ortak hamlelerle ve yekvücut olarak bu çalışmaların devamlılığını sağlamamız lazım.

Metin SAKALAR :  Devletimizin Yeterli katkı Sunmaması Bizi Üzüyor

Üçüncü olarak kısa vadede aklıma gelen üniversite  konusu. Söke bildiğiniz gibi okullar konusunda hiç devlet katkısı alamayan bir yer. Bütün okullarımızı Siyasi partilerimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın önderliğinde vatandaşlarımızla birlikte yapıyoruz. Bu aslında bizi üzüyor. Bence Söke’deki işadamlarının, sivil toplum örgütlerinin görevinin okul yapmak olmamalı. Biz tabi ki buna katkı sunmalıyız. Ama esas devletimizin bunu yapması lazım. Biz bu yapılan hizmete ilave katkılar sunmalıyız. Esasında bu eğitim hizmetini sağlık hizmetini devletimizin Söke’ye vermesi gerekiyor. Biz burada enerjimizi bitirmeyelim, zaten oldukça zor ve kısıtlı imkanlarla üniversitemizi mevcut duruma getirdik. Başka katkılar verelim başka projeler ortaya konsun.  Araya bir parantez açarak şunu ifade etmek isterim.Şimdi mesela globalleşen dünyada bakıyorsunuz farklı farklı projeler farklı farklı sektörler oluşmaya başladı. Şu anda en önemli şey güneş enerjisi. Güneş enerjisinden enerji üretimi.Şimdi Avrupa’nın ve dünyanın birçok yerinde bu çalışmaları görüyorsunuz. Avrupa’nın pek çok ülkesine gittim ve bu konuya ne kadar önem verdiklerini bizzat gördüm. Oralarda bu konuda ciddi bir yatırım ve üretim desteği sağlanıyor.  Nitekim ülkemiz bu konuda şok avantajlı ve verimli bir konumda.

Metin SAKALAR :   Söke Olarak Farkı Alanlarda Atılım Ve Yatırım Yapabilmeliyiz

Dediğim gibi enerjimizi tek bir noktada tüketmektense sivil toplum kuruluşlarımız, kaymakamımız belediye başkanımız vs.. ilçe için gerekli projeler için bürokrasiyi halletsin Söke halkı destek versin. Farklı alanlara da yönelebilelim. Bütün evlerimizin üstünde güneş enerjisi sistemleri kurarak elektriğimizi neden kendimiz üretmeyelim! Bunu birçok Avrupa ülkesi başarmış biz neden yapmayalım. Neden artık farklı alanlarda atılım ve yatırımlar yapmayalım! Bizim esas uğraşmamız gereken şeyin bunlar olduğunu düşünüyorum. Bizim artık okulla uğraşmamamız lazım. Hastanelerin odalarını birilerinin bağışıyla yaptırmakla uğraşıp enerjimizi bununla tüketmememiz lazım.

Sedat ÜNLÜ : İlçelerin üniversite binalarını kendi imkanlarıyla yaptığı bir gerçek. Sizin anlattıklarınıza bakarak ortaya çıkan tablo bütün emek  üniversite binalarının yapımına harcanınca üniversite öğrencilerinin bulunduğu yeri benimsemeleri sevmeleri, bulunduğu yerde okuyor olmaktan hoşnutluk duymaları için gerekli olan sosyal ve kültürel ortamların hazırlanması için sanırım yetersiz kalınıyor.

Metin SAKALAR : Öğrenciyi Sadece Buraya Getirmek Yeterli Değil

Tabi güzel bir noktaya değindin. Binayı yaptık, bir daha yapalım. Öğrenci buraya gelsin. Ama öğrenciyi sadece buraya getirmek yeterli değil. biz onlar için gerekli donatıları gerekli alt zemini, onların sosyal yaşam alanlarını hazırlayamazsak bir anlamı yokki! Bunu Muğla yaşadı. İki sene sonra üç sene sonra öğrenci kaçmaya çalışacak. Öğrencilerin kendilerini rahat ve mutlu hissettikleri bir ortamı yakalayamadığımızda bunun yaşanması kaçınılmaz olacak. Bütün halkımızla bütün esnaf arkadaşlarımızla bu altyapıyı sindire sindire hazırlayarak gidersek daha belirleyici daha istikrarlı daha büyümeye gelişmeye müsait bir ortama sağlar, hatta ileride bir Söke Üniversitesi olacak dereceye kadar  getirebiliriz. Buna dikkat gösterilmez ise Aydın’ın bütün ilçelerinde yaşanan sıkıntıların aynısı yaşanacaktır.Tabi bu anlamda Söke biraz daha iyi durumdadır. Bu anlamda hızlı bir gelişme gösteriyoruz. Üniversite bölgesinde  belki görmüşsünüzdür. Belediyemizin orada yaptığı bir spor tesisi var. üniversitemizin etrafında kafelerimiz oluştu. Bu anlamda hızlı gidiyoruz ama eksiklerimiz var tabi.

Devam Edecek...

Röportaj : Sedat ÜNLÜ