Mustafa KAVRUK : Ben Aktif Bir Gazeteciydim +-

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Sedat ÜNLÜ Gazeteci Ve Oyuncu Mustafa KAVRUK İle Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi

Sedat ÜNLÜ : Mustafa Bey öncelikle kendinizini tanıtır mısınız?

Mustafa KAVRUK : Gazeteciliğe 1977 yılında Söke Ekspres’te Başladım

1959 Söke doğumluyum. Gazeteceliğe 1977 yılında  Söke Ekspres Gazetesi’nde başladım. O günden bu yana, hem yerel hem de ulusal basında,hemen hemen bütün gazetelerde çalıştım. Hem muhabir olarak, hem de spor ve magazin muhabiri olarak çalıştım. Şu anda emekliyim. Ulusal basında çalışmıyorum. Gazeteciliğime yerel basında devam ediyorum. 38 yıldır bu mesleğimi sürdürüyorum.

Sedat ÜNLÜ : 38 yıllık gazetecilik hayatınızı değerlendiririseniz o günden bugüne neler değişti?

Mustafa KAVRUK :  Eskiden Gazetecilik Bugüne Göre Daha Zordu

Önemli bir konuya değindiniz. Bizim dönemimimizde,o geçmiş yıllardaki gazetecilik, muhabirlik bugüne göre çok daha zordu. Şartlar çok zordu. Makaralı siyah beyaz filmler vardı. Onlarla çekim yapıyorduk. Kendimiz de ne çektiğimizi bilmiyorduk, göremiyorduk çünkü. Bugünkü gibi dijital bir ortam yoktu. Gazetelerin karanlık odasında yıkanıyordu filmler.

Mustafa KAVRUK : Bizde Bir Gazetecilik Aşkı Vardı

Daha sonra o resimler gazeteye basıldığı zaman, iyi mi çıktı kötü mü çıktı, ancak o zaman görebiliyorduk. İnternet teknolojisi yoktu. Herşey telefon ile yapılıyordu. Telefonlar da o zaman yarı otomatikti. Ücretli, ödemeli arama yapıyorduk. Herşey çok zordu ama bizde bir aşk vardı, gazetecilik aşkı, basın aşkı. Forma aşkı denir ya öyle bir aşkla götürdük bu mesleği.

Mustafa KAVRUK :  Bir İnsana Ulaşmak İçin O Bölgeyi Dolaşıyorduk

 Ama şimdi herşey çok kolay. Şimdi herşey akıllı telefonlarda. Oradan dünyanın her yerine ulaşabilirsin. Şimdiki gazetecilik çok kolay, insanlara ulaşmak da çok kolay. O zamanlar biriyle röportaj yapacağınız zaman onu arayıp bulmanız zordu.Telefonla arayıp ulaşamıyorduk. Adamın telefonu yok  ki o zaman. Bulunduğu yer neresi ise Aydın, Söke, Koçarlı, İzmir, Nazilli vs. neresi ise oraya gidip bütün o bölgeyi dolaşıyorduk. Kahvehanelere, evlere soruyor, muhatabımızı ancak böyle bulabiliyorduk. Koca bir gün gidiyordu bu şekilde.

Sedat ÜNLÜ : Yerel ve ulusal hangi gazetelerde çalıştınız?

Mustafa KAVRUK : Cumhuriyet’te, Milliyet’te Çalıştım

Güneş’te, Günaydın’da, Bulvar’da, Foto Spor’da, Milliyet’te, Cumhuriyet’te ve Türkiye Gazetesi ‘nde çalıştım. Yeni Asır’da  da çalıştım. Kadrolu değildim ama orada. Onun dışında Türk Haberler Ajansı’nda, Ak Ajans’ta çalıştım.

Sedat ÜNLÜ : Gazeteciliğin hangi bölümlerinde çalıştınız?

Mustafa KAVRUK : Genelde Spor ve Magazin Muhabiri Olarak Çalıştım

Ben genelde spor magazin bölümünde çalıştım. Bodrum, Kuşadası, Davutlar,Didim bu sahil şeridinde turizm, buraya gelen sanatçılar, burada çekilen filmler, tiyatrolar, folklor etkinlikleri gibi aktüel konular. Onun dışında, o günkü ortamda ilginç bir düğün mesela.Bir gelin deveye binmiş, ata binmiş,bunun gibi şeyler. Onun istihbaratını alıp haberini yapardık. Bugün için moda oldu ama o günlerde çok ilginçti böyle şeyler. Şimdi uçakta orda burda düğün yapıyorlar. Ama o yıllarda ilginç şeylerdi bunlar. Olmayan binde bir olan şeylerdi böyle düğünler. Bu tür haberlerin istihbaratını alarak bu tür haberlere imza atmışımdır.

Mustafa KAVRUK : Hem Yerel Basında Hem de Ulusal Basında Birçok Habercilik Ödülü  Aldım

Ve bu konuda da hem ulusalda hem yerelde, Aydın’da,İzmir’de, İstanbul’da bu konuda ve magazinle ilgili birçok ödülüm vardır. Araştırma ve inceleme dalında haberlerimden de ödüllerim vardı. Araştırma ve inceleme dalındaki ödüllerimin sayısını bilmiyorum ama magazinde en az on tane olduğunu biliyorum.

Sedat ÜNLÜ : Sizin Gazeteciler Cemiyeti’nde de görevleriniz oldu. Aydın’da kuruculuk burada Söke’de de başkanlık yaptınız. Neler yaptınız  o zamanlarda? O zamanki ortamla bugünkü ortamı değerlendirir misiniz?

Mustafa KAVRUK  :  Aydın’da Duayen Dediğimiz Abilerimiz Vardı

 Şimdi o zaman ben Aydın’da kurucu iken, Aydın’da bir elin parmakları kadar yerel gazeteler vardı. Ve bizim o zaman duayen dediğimiz abilerimiz vardı. Fevfik AKBAŞ gibi, Yalçın ATA gibi abilerimiz vardı;bizden büyük babamız yaşında. Bunlar biliniyordu yani. Sayısı ondu yani belki bu gazetecilerin. Bunun yanında fahri olarak köşe yazarlığı yapan abilerimiz vardı. Yani hergün  ücretsiz köşe yazısı yazan. İyi kalemlerdi, bir sadelik vardı. Herkes birbirini tanıyordu. O günkü gazeteciler belliydi. Parmakla gösteriliyordu.

Mustafa KAVRUK :  Şimdi Aydın’da Gazete Çok, Gazeteci Çok

 Şimdi Aydın’da gazete çok, gazeteci çok, muhabirler çok, efendim teknoloji gelişti,yeni yeni gazeteler kuruldu. Yeni gençler var, üniversiteden mezun olanlar var, alaylılar var.  O zaman Söke’de de durum buydu. Burada  Söke’de de kurucu başkanlık yaptım. İlk önce cemiyet kuruculuğunda yer aldım ama o zaman çok ağır işlerim vardı. İlk önce Durmuş TUNA  başkanlık yaptı. Daha sonra o bıraktı. Suat abimiz vardı o başkanlık yaptı. Daha sonra Mustafa abi dedi ki sen başından beri bizde varsın görevlerden kaçma dedi. Ben aslında kaçmıyordum. Çok severek yapacağım bir iş ama ben neden o anda bunu istemedim. Çünkü bu bir sorumluluk istiyordu.

Mustafa KAVRUK :  Ben Aktif Bir Gazeteciydim

Ben çok aktif bir gazeteciydim. Hani böyle toplantı yapamam, arkadaşlarla buluşamam, onlara faydalı olamam diye o görevleri istememiştim ama daha sonra o görev bana geldi. Yıl olarak 1994 olabilir ben atamayla geldiğimde. 44 gün sonra seçime gittik. Aday çıkmadı. Ben aday oldum. Ondan sonra seçildim. Görevimi yaptım ve bitirdim. Daha sonra görevi bırakacaktım ama gene de bıraktırmadılar Söke’deki arkadaşlar. Yani bu şekilde 4-5 yıl görev yaptım. 

Devam Edecek...

Röportaj : Sedat ÜNLÜ