AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Osman ÇELİKKOL Aydın Terziler ve Konfeksiyoncular Odası Başkanı Yüksel SABANCI Röportajı ile Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi

Osman ÇELİKKOL : Biraz kendinizden bahseder misiniz ?

Yüksel SABANCI : 12 Yaşında İlk Adımımı Attım

1955 Aydın doğumluyum. İlkokulu bitirdikten sonra terzilik mesleğine geçiş yaptım. Çocukluk yıllarımda arkadaşlarımın güzel giyinmelerini özenerek dedim ki ben terzi olacağım. Ailem bana dediler ki terzi olma, başka bir meslek işi yap, terzilik ince meslektir. Bende o arkadaşlarımın güzel giyinmeleri, temiz giyinmeleri beni cezbetti. 12 yaşımdaydım. 1967’de Aydında terzi Erol KAYA ustamıza geldim. Çırak olarak işe başladım. 1976’da askere gittim. 1977’de askerden geldikten sonra da kendi işyerimi açtım.

Osman ÇELİKKOL : İşyerini açarken maddi ve manevi olarak zorlandınız mı ?

Yüksel SABANCI : Sanatkâr Önce Dikecek Sonra Beğeniye Sunacak

Biz o zamanlar imkansızlıklar içerisinde işyerimizi açtık. Askerden geldik, devlet yardımı olmadan; zaten küçük esnaf ve sanatkârın en büyük sermayesi eğer varsa kendi öz sermayesidir. Bir de işyeri açtık. Ertesi gün hemen iş olacak diye bir şey söz konusu da değil. Bizde sanatkârlar önce bir şeyler  dikecek, sonra beğendirecek, sonra müşteriler birbirlerine tavsiye edecekler. Dolayısı ile o tavsiyeler ile işini de büyüteceksin.

Osman ÇELİKKOL : Burayı açarken bir çevreniz var mıydı ?

Yüksel SABANCI : Erol KAYA Popüler Bir Ustaydı

Askerden önce kalfalık dönemimden olan Erol KAYA’nın oradaki çevrem vardı. Oradaki tanıdığım müşteriler vardı. Şöyle bir durumda var; kalfa Yüksel dükkan açmış diyerekten gelenlerde vardı. Sadece gelen ile bu işte olmuyor. Birde geleni memnun edeceksin. Çalıştığım Erol KAYA iyi bir sanatkârdı. O zamanın popüler bir ustasıydı ve böyle popüler ustanın yanında çalışmış olmamın getirdiği avantajlarda vardı. Bu avantajı kullanırken de ilk önce sanatını icra etmen gerekiyor.

Yüksel SABANCI : Terzilik Aşkı Vardı

Benimde içimde bir terzilik aşkı vardı. Bu terzilik aşkı bizi; bazen insan karamsar duruma da düşebiliyor, acaba iş yapabilecek miyim, yeni hayata atılmışım, çevre çok yok ki zaten zor şartlar altında dükkan açmışsın. Ekonomik durumun çok iyi olsa rahat dükkan açsan sorun yok. Dersin bir süre iş olmadan da devam edebilirim gibi. Zaten askere de nişanlı gitmiştim. Arkasında mutlak suret ile evlilik durumu  oldu. Askerden önce 5 sene nişanlı kaldım.

Yüksel SABANCI : Sıkıntılı Bir Dönemdeydim

İşyerimi açtıktan 5 ay sonra babam dedi ki oğlum 5 senedir nişanlısın kızda seni bekliyor. Laf olur söz olur düğün yapmamız lazım. Tabi bende yeni dükkan açtım. Sıkıntılı bir dönemdeyim. Daha önümde iş var, işi oturtturmam lazım, ev kira olacak, dükkanda kira ve bunlarda beni zor duruma sokar diye endişelendim. Evlenmeyeceğim dedim. Babamda dedi ki eğer evlenmezsen benim üzerimden çiğneyip geçmiş olursun. Biz babamıza isyan eden biri olmadık. İyi bir evlat olarak, iyi bir insan olarak yetiştik. Babamın sözü bana çok dokundu. Böyle söyleyince de bende babama tamam dedim. Sen nasıl istiyorsan. Evlendik sonra.

Yüksel SABANCI : Yarabbi Bana Öyle Bir Güç Ver ki Ben Bile Hayal Edemediğim Yerde Olayım

Sonrasında biraz sıkıntılı bir zaman. Ev kira, dükkan kira. Tabi bizim iyi bir sanatkâr olmamız gün geçtikçe beni rahata kavuşturdu. Aradan 5 ay geçti biraz daha iyi oldu. Böyle böyle devam ederken oturdum dedim ki; Yarabbi bana öyle bir güç ver ki ben bile hayal edemediğim bir yere geleyim. Allah’ın sevdiği kuluymuşuz ki biraz biraz para kazanmaya başladım.

Yüksel SABANCI : Zamanla İşlerimiz İyileşti

Eski Osmanlı Bankası müdürü Mehmet BASMACI bey vardı. İyi bir dostum iyi bir müşterimdi. Diyelim haftada 1000 Lira kazanıyorum 400 Lirasını harcayacağım geri kalanını tasarrufa gitmeye başladım. Bu geri kalanını bankaya yatırıyorum. Hadi bir şey yapayım hadi şöyle yapayım derken yavaş yavaş kendimizi toparlamaya başladık. İlk önce başımızı sokacak bir ev yaptık. Sonra dükkan sonra çocuklarımız büyümeye başladı. Onların okulları başladı askerlikleri derken buralara kadar geldik.

Osman ÇELİKKOL : Terziler Odası Başkanısınız. Bu nasıl oldu ?

Yüksel SABANCI : 1988 Yılında Arkadaşlarımın Israrı Üzerine Başkan Oldum

1988 yılında bir gün arkadaşlarım Terziler Odası yönetim kurulunda beraber çalışalım dediler. O zaman işyerimde 5 tane kalfam 3 tane pantoloncum var. İşlerim iyiydi. İşlerimizde yoğun ve dedim ki ben yokum. Sen iyi adamsın beraber yöneticilik yapalım dediler. O zaman oda değil de Aydın Terziler Derneği idi. Sonra seçime girdik ve kazandık. Yönetim kurulumuz 5 üyeden oluşuyor. Önce liste seçiliyor ondan sonra liste içerisinden başkan ve başkan vekili seçiliyor. Ben normalde yönetim kurulunu kabul etmediğim gibi bir anda başkanlıkta buldum.

Yüksel SABANCI : 1 Sene Sonra İstifa Ettim

Arkadaşlar dedi ki başkan sen olacaksın. Arkadaşlar ben istemiyorum. İlla olacaksın diyorlardı. Gece 2 – 3’lere kadar illa olacaksın diyorlardı. Tabi başkan olduk. O zamanlarda yönetim kurulu içerisinde bu işlere daha istekli olanlar vardı. Bana dediler ki biz olacağız. Bende dedim arkadaşlar ben bu sene yapayım, bu iş çocuk oyuncağı değil zaten ben istemeyerek bir yerlere geldim ve 1 sene sonra istifa ettim. Huzur yok. Huzur olmayan yerde zaten benim işim yok. Zaten dükkanda işlerim yoğun.

Yüksel SABANCI : 1988’den beridir Terziler Odası Başkanıyım

Sonraki seçimlerde yine geldiler ve seni istiyoruz dediler. Sonraki seçime bir daha aday oldum. O günden bu yana yani 1988’de girdim bir ara verdim sonra aralıksız başkan olarak devam ettim. Aradan 29 sene geçti. Bu süre zarfı içerisinde 1993’te Aydın Esnaf Odaları Birliği’ne aday oldum. O adaylığım döneminde kaybettik. 1996’da Aydın Esnaf Odaları Birliğine seçildik. 3 sene boyunca Aydın Esnaf Odaları Birliği Başkan Vekilliği yaptım.

Yüksel SABANCI : Hüseyin AKSU İyi Bir Dostum

O dönem içerisinde oradaki bulanan binayı yaptık. O dönemde de eski Belediye Başkanımız Hüseyin AKSU iyi bir dostumdu benim. Hala daha iyi bir dostumdur. Bana göre Hüseyin AKSU belediye başkanları içerisinde yetenek olarak yaratıcı bir insandı. Aydınımızı güzelleştirdi. Kendisini Esnaf ve Sanatkâr adında teşekkür ediyorum.

Yüksel SABANCI : Anavatan Güzelhisar Delegeliği Yaptım

O dönemde bir siyaset sevgisi tuttu bizi. Rahmetli ÖZAL, Allah rahmet eylesin. Anavatan Partisinde de Güzelhisar Delegeliği yaptım. 1993-1994 yıllarında Hüseyin AKSU Anavatan Partisinden Belediye Başkan Aday Adayı oldu. 2 kişi vardı. Birini seçecektik. Anavatan Partisinden telefon geldi. Dediler ki bana Sandık Kurulu Başkanlığı yapar mısın? Kabul ettim. O zaman için Park Sineması yıkılmamıştı. Orada ön seçim yaptık. Bu ön seçimi Hüseyin AKSU kazandı. Eski Milli Eğitim Bakanı Avni AKYOL Allah rahmet eylesin divan başkanıydı. Seçim bitince o zamanlar Anap selamı vardı, Anap selamı verdik.

Yüksel SABANCI : Seçim Kampanyası İçin Hüseyin AKSU İle Aydını Dolaştık

Hüseyin AKSU ön seçimi kazandıktan sonra bana geldi. Aydını beraber gezer miyiz dedi. Gezeriz dedim. Seçim kampanyaların Hüseyin AKSU ile Aydını beraber gezdik. Sonra dedim ki sayın başkanım sizden bir ricam var. 1993’te seçimleri biz kaybetmiştik. Eğer biz 1996’da seçimleri kazanırsak Esnaf Odaları Birliğine seçilirsek belediye imkanlarından ne gibi faydanız olur, bir bina yapmak istiyoruz fakat paramız yok dedim. Seçildikten sonra gelin oturur konuşuruz dedi. Sonraki seçimleri kazandık. Beni aradı tebrik etti. Bende dedim bana bir sözün vardı unutmadın değil mi dedim. Unutmadım dedi.

Yüksel SABANCI : Paramız Kısıtlıydı

Ertesi gün belediyeye gittim. Sizin için uygun 4 yer var dedi. Gidip bu yerlere bak. Bunlardan bir tanesi Otel Orhan’ın arkasındaki otoparktı. Bu 4 yeri kurula getirdim ve bizim karar kıldığımız yer burası idi. Bu otoparkta sit alanı çıktı. Birkaç kere İzmir’e gittik olmadı. Diğer yerlere baktık. Tabi düşündük Buharkent’ten Aydına kadar 54 tane odamız vardı. Şuan bulunduğu yer 1.5 dönüm gibi yerdi. Bu sefer orada tamam kıldık. Fakat bu seferde paramız yok. Dedim ki Yönetim kurulundaki arkadaşlarımıza bir eşya piyangosu düzenleyelim. Nasıl olacak diye sordular.

Yüksel SABANCI : Hüseyin AKSU'ya Teşekkür Ederim

100 Bin bilet bastırırız. Kapalı spor salonunda da eğlence düzenleriz. Hem esnaf mutlu olur eğlenmiş olur hem oradan gelen para ile bu binaya devam ederiz dedim. Bunu da yaptık. 73 Bin bilet satıldı. Bugünün parası ile 39 bin lira toplandı. Bu gelen para ile de bina yapımını devam ettirdik. Burada esnaflarımızın çok büyük emeği var. Geri kalanları birlik imkanları ile binayı bitirdik. Bende 1999 o listeden çıktım. Bazı şeylere kızdım ve dedim siz yolunuza bensiz devam edin dedim. Yine çok fazla ısrar üzerine aday oldum. Kısıtlı çalışmama rağmen 198 oy aldım. Tabi buradan Sayın Hüseyin AKSU’ya çok teşekkür ediyorum. Yaptığı yardımlarından dolayı.

Devam Edecek…

Röportaj : Osman ÇELİKKOL